Nefsi ile mücadelenin mükafaati
Molla kapıyı açar:Hayrola ne istiyorsun? der.Kız:Yangın korkusu ile evimizin yolunu kaybettim,bütün mahallemiz yanıp kül oldu.Evimizi karanlıkta bulamıyorum.Müsade ederseniz, sabah olup her taraf aydınlanıncaya kadar burada kalayım der.Mollada:Hay hay!Başım üzerinde yeriniz varder.Buyurun orada yatağım var uzanın, korkmuşsunuz, istirahat edin, dinlenin der.
Kız yangının verdiği korku ile hemen orada sedirin üzerinde uyuya kalır.
Mollada dersini çalışmaya devam eder.Fakat şeytan ve nefsi mollaya musallat olur.Ne duruyorsun?20 senedir böyle fırsat ilk defa eline geçiyor, bak şu kızın güzelliğine der.
Molla bir an düşünür ve hemen parmağını yanan mumun ateşine dayar, parmakları yanar.Molla nasıl der, bir küçük mumun ateşine dayanamıyorsun, yarın cehennem ateşine nasıl dayanacaksın der.
Bu hal sabaha kadar devam eder.
Ey kötü nefis!20 senelik göz nurumu boşa gidermem.Bakasana bir mum ateşine dayanamıyorsun diye nefsi ile şeytanı yakar, yok eder.
Sabah olur.Kız uyanır, teşekkür ederek evine gider.Kızın anası babası telaş içinde, göz yaşı dökerek bu zamana kadar nerede olduğunu sorarlar.
Kızda, birşeyinin olmadığını söyler ve olanları anlatır.
Paşa gidip mollaya teşekkür eder, birazda para vermek ister.Ama molla kabul etmez.Molla şöyle der:
Efendim ben birşey yapmış değilim, ben zaten dersimi yapacaktım, kızınızda burada sabahın olmasını beklediler deyip kızın babasını geçiştirmek ister.
Fakat kızın babası bu iyiliği karşılıksız bırakmak istemez.Israrla mollaya sorar:Allah aşkına molla! bana doğruyu söyle.Bütün parmakların sarılı neden? niçin bu kadar acı ve ızdıraba katlanıyorsun?Bunları bana bir bir anlat der.
Molla:
Efendim benim sizin için yaptığım bir iyilik yok ki, bütün yaptıklarım kendi menfaatim içindir.Ben yirmi senedir köyümden buraya ilim tahsil etmek için geldim.Ana baba hasreti ile yanıyorum.Bu sene icazet alıp anama, babama döneceğim.20 senedir nefsimi terbiye etmeye çalıştım.Nefsimin terbiye olduğunu zannediyordum.Bu gün gördümki, terbiye olmamış, onu terbiye için mum ışığının ateşine dayanabilirmisin? dedim, dayanamadı.İşte elimdeki sargılar bundandır, der.
Koca paşa mollanın ellerini öper.
Evladım der. Eğer müsade edersen sana ufak bir hizmette bulunmak isterim.Gel bundan böyle benim köşkümün misafiri ol.İstersen seni evlat edinirim.Kabul buyururusan kızımı sana veririm.Benim kızım senin gibi fazilette kemale ermiş, dinin bütün faziletlerini kendinde toplamış bir zata layık değil ama, benim kızımda fazilet numunesidir, diyerek fazilet örneği olan mollaya kızını nikahlar.
yargi ve muhakeme NACİZANE YORUM
SELAMUNALEYKUM;insanoglu yillardir.Kanunlarla disipline sokulmak istenir.Yasalar devamli daha iyi denilip adaletli olan budur denilip,insanca yasamak kurallari konulur.Yıllar gecer kurallar yetersiz kalir.Tekrar yeni yasalar yeni kurallar.Hersey guzel olsun diye ama bir gercek ozellikle musluman ulkelerinde goz ardi edilir.Kul yasalari arastirirken Cenabi Hakkin kullar icin gondermis oldugu yasalar unutulmaya calisilir.O nasil bir yanlistir ki bugun bu sitede yer alan sorunlari gundeme gelis sebebi ben ce budur.Kullarin islamdan uzaklasmasi.Allah'ı sevdirmemenin en buyuk cezasi musibetlerdir.eskiden nasihatlarla ders alinirken malesef bu kullarin kanun diye koydugu yasalarbizlere muibetlerle ders alma yolunu acti.Gunluk musibetler o kadar cokki onlarda artik ders olmaktan cikti.yargi cok guc fakat simdi is yargiya dusuyor.En buyuk Karar verici cenabi Allah tir.mutlak olan budur.Fakat insanlarin kendilerinde yargilamak icin bir organ vardir.onun adi vicdandir.vicdaninin rahat oldugu sucluluk hissetmedigin yasanmislari gunah olarak yanlis olarak gormesen sormazsin bu gunahmi diye ondan dolayi diyorum ki insanlar vicdanin da once degerlendirsin yaptiklarını gercekten rahatsa sorun yoktur.cunku vicdanen rahat oldugunuz bir olayi yanlis diye nekadar yorumlasanizda dogru teshisinizde suphe olusur fakat yanlis olarak kabul etmeniz zor olur.onun icin yaptiginiz her hareketi once vicdaninizda yargilayin.esselamunaleykum
08.05.2008 - ALPEREN_01