KABİR ZİYARETLERİNDE İSLAMİ ÖLÇÜLER

Aramızdan ayrılıp ebedî hayata göç etmiş bulunan müslümanlann kabirlerini ziyaret, erkekler için menduptur. Ziyaret eden için, ibret ve hidayet; mevtâ için, rahmet ve mağfiret vesilesidir. Akılların muallimi vicdanların mürebbisi bulunan Peygamberimiz, "Kabirleri ziyaret ediniz. Bu, bâtıl (bir davranış) tır demeyiniz" (1) hadis-i şerifi ile kabir ziyaretinin meşruiyetini haber vermiş ve bu işin hikmet ve faydasını diğer bir hadis-i nebevilerinde şöyle açıklamıştır: "Kabirleri ziyaret ediniz.Çünkü o (ziyaret) ölümü hatırlatır" (2). Ölümü hatırlamak ihtirasları gemler ve insanın doğru yolda devamını temin eder.

Kabir ziyaretini yaparken dikkat edilecek hususlar şunlardır:
Kabrin ayak ucuna varıp yüzümüzü mevtanın yüzüne doğru çevirmeli ve "Esselâmü aleyküm dâre kavmin mü'minîn ve innâ inşâallâhü biküm lâhikûn, es'elüllâhe lî ve leküm'ül-âfiyete" (3) diye selam vermelidir (4). Ziyarette bulunduğu sırada kabrin üzerine oturmamalı; bir çaresizliği varsa kabri çevreleyen
duvar veya demire dayanarak oturmalıdır.

Ziyaret haftanın her gününde yapılabilir. Cuma ve cumartesi günlerinde yapılması daha uygundur (5). Bu ziyaret sırasında YASİN sûresini okumanın mağfirete vesile olacağı bir hadis-i şerifte şöyle açıklanmaktadır: "Kim Allah'ın cemâli (ni görmek) dileğiyle Yasin Sûresi'ni okursa geçmiş günahları yarlığanır. Onu mevtalarınızın yanında da okuyunuz" (6).

Kadınların kabirleri ziyaret etmelerine gelince, bazı hususlara riayet etme şartı ile buna müsade olunmuştur. Şöyle ki:

a) Kalabalık bir günde, erkeklerin arasına karışarak ziyarete gitmemelidir.

b) Tesettüre son derece riayet etmeli ve güzel koku (parfüm) kullanmamalıdır.

c) Bu ziyareti tek başına yapmamalı; ya mahremi olan bir erkekle veya birkaç kadın bir araya gelerek ifâ etmelidir.

d) Kabrin başında feryâd-ü figan ederek ağlamamalı ve mevtânın üzülmesine ve azap görmesine sebep olmamalıdır.

(I)Feyzü'l-Kadir.c.4 sh. 67.
(2) Müslim, c. 3, sh. 65.
(3) Mânâsı: "Selam sizin üzerinize olsun ey mü'minler yurdunun sakinleri! İnşallah bizlerde size kavuşacağız. Allah Teâlâ'dan bizim için de sizin için de afiyet diliyorum".
(4) Bakınız: Müslim, c. 3, sh. 63.
(5) Büyük İslâm İlmihâli: (Namaz kitâbî) madde: 620.
(6) Feyzü'l-Kadir, c. 6, sh. 200