Aşk Denilen Sahtekâr

İnsana verilen duygular, hissiyatlar, latifeler, hasseler, kuvveler ve en önemlisi kalbi onu kainatla; kainatta her şey ile alakadar etmektedir. Bu alakadarlıkların amacı muhabbet edip sevdiği eşyanın ve nimetlerin sanatçısını, sahibini, yapanı ve ihsan edeni bulması içindir. Yani sevgi, muhabbet, aşk ve duyguların mecrasını ilahi sevgiliye çevirmesidir. Onun rızası dahilinde onun razı olduğu tarz ve şekilde sevmesini istediği şeyleri sevmesidir. Bu sevgide ölçü kaçtığı zaman yada aşk sevgi muhabbet ifrata gittiği zaman aşklar Allah hesabına, Allah adına ve onun razı olduğu şekilde olmaktan çıkıp nefsani ve hayvani olmaya başlar. Bu tarz muhabbet ve aşk zamanla sevdiği şeyleri mabut ittihaz edip, onlara tapınacak dereceye getirdiği için şirke kapı açması ve Allah’ı unutturması açısından tehlikelidir.

Evet insan kendisine verilen hisler, duygular, sevgi, muhabbet ve aşk gereği olarak çok şeyleri sevecek ve onlara bağlanacak ve onları hayatının bir parçası yapacak. Ama bu sahiplenme ve ihtiyaçlarını giderme meyelanı ölçüsünde olacak. O sevdiği, kendisine ihsan eden veren ve o varlıklarla ile kalbini ruhunu aklını hislerini okşayıp mutlu ve memnun eden zatı unutmadan olacak. O ihsan sahibi olan Rabbini üçüncü plana atmadan yapacak. Unutsa veya Rabbine verilmesi gereken hakiki muhabbet ve sevgi ve aşk fani mahbublara verilse o zaman bir gün ister istemez bu gayri meşru muhabbetinin belasını ayrılık ile ölüm ile sevdiği şeylerin bozulup çürüyüp yaşlanıp fenaya kalp olması ile bitecek ve perestij edip bağlandığı sevgilerden mahrum kalacaktır.

Ama Allah adına, Allah hesabına onun rızası dahilinde dünyaya ve içerisindeki olan mahlukatı ve malını çocuğunu eşini ve Allah’ın ihsan ettiklerini sevse onları bekaya kalp edeceği için kaybı zararı olmayacak. Allah hesabına sevdiği metalar bir gün elinden geçici olarak çıksa da ebedi hayatta yine kendisine iade edileceğini bildiği için perişan olup acılar çekmeyecektir..

Allah hesabına değil, nefis ve heva ve gayri meşru bir tarzda ve Allah’ı hatıra getirmeden yaşanılacak olan aşklar sahtekar olacağı için sahte olacağı için sahibine geçici bir iştiha lezzet ve sürur verecek. Hakikatleri toz pembe göstereceği için ve sanki insanın yaratılışı sadece aşık olmak sevmekmiş gibi bir algı ve düşünceye sevk edeceği neticede vereceği zararlar ile büyük bir sahtekar olduğu görülecektir.

Aşk denen sahtekar bazen on beş yaşında bir kızcağızı erkeğin süslü yalancı sözleri ile kandırıp kendisine aşık eder ve o kızcağızını hayallerini çalar.Bazen aşk denilen bu rüzgarın ardında sürüklenen kızlar yada erkekler günaha harama düşer bazen de fuhşa düşürülüp hayatları karartılır.

Aşk denilen sahtekar bazen etkileşim sonucu ortaya çıkar sahiplerini gayri meşru bir hayata ilişkiye ve günahlara atar.Onların arkada bekleyen çocuklarını eşlerini ve ailelerini perişan edip mahveder.Çocukları yetim bırakır.Sahipsiz eder.

Aşk denilen sahtekar yalanı çok sever.Yalan ile dolan ile sevdiğini elde etmeye onu aldatıp kandırıp ikna eder.Olmayan mala mevkiye makama inandırıp evillik için ikna eder.Gerçekler gizlenir evlenmeden açağıa çıkmaz.Sonra iş işten geçince göz açılınca yalanlar ve oyunlar ortaya çıkar.

Aşk denilen sahtekar zalim vefasız ve hayırsızdır.Dillere destan denilen aşkları,fırtınalı ve tutkulu denilen aşkları unutturur ve hatırlamaz bile.Yalancı aşka her şeyi feda ettirecek kadar zalimdir.Kendisine ailesine çoluk çoçuğuna gençliğine yazık ettirir.

Aşk denilen sahtekar bazen hele birde şehvete bulaşmış ise herg ün yeniler.Her gün yeni bir aşk yeni bir günah fuhuş ufkuna yelken açar.Her gün yeni bir aşk manşetleri ile milyonlara duyurulup gıpta damarlarını ve arzu parametlerelerini yükseltmeye çalışır.

Aşk denilen sahtekar bazen gayri meşru bir ilişki bazen haram bir flört bazen dillere destan bir kaçamak bazen çocukça bir birliktelik bazen seviyeli ilişki şeklinde tezahür eder ve sahiplerinin ahlaklarını manen karartıp kirletir.

Aşk denilen sahtekar çoğu zaman nikah yolunu kapatıp fuhuş yolunu açar.Evlilik yolu kapatarak evliliğin ulvi ve yüceliğini ve sürurunu yıkar ve toplumda gayri meşru evlatlarını çoğalmasını artırır.

Aşka denilen sahtekar bazen bir bakış seziş bir dokunuş bir tutuş bir seviş bir tutku bazen bir saf sevgi bazen bir ihtiras veya elde etme güdüsü ile ortaya çıkar bütün ahlaki kuralları hiçe sayar bütün emirleri yasakları yok sayar pervasız ve utanmaz olur.

Aşk denilen sahtekar önce toz pembe rüyalar sevk eder önce güzel tatlı ve şeker gibi olur önceleri büyülü ve insanı başka alemlerde zan ettirir,bulutların üzerinde gezdirir ve dünyanın en mesut insanı algısı verdirir sonra gerçek acımasız yüzünü göstermeye başlar.Toz pembe rüyalar kabuslara tatlılıklara acılığa sevinçleri gözyaşlarına çevirir.Bulutların üzerinden alıp gözyaşı zindanlarına atar.Ümitten soyutlayıp ümitsizliğe atar.Mutluluk ve saadeti acılara kedere eleme çevirir.

Aşk denilen sahtekar bazen çaresizlik ve platonik olarak insanı yakalar.Bir illet bela veba gibi hastalık gibi sahibini mahveder.Ümitsizlik ve kavuşmama yüz görmeme çaresizliği ile sahibini intihara ölüme götürür.

Aşk denilen sahtekar akıldan uzak hislerin duyguların ve arzuların bazende şehvetin esiri olarak ortaya çıkar.Akibeti düşünmez.Bir ülkenin ucundan öteki ucuna bir kızı alıp sevdiğini zannettiği aşık olduğunu düşündüğü erkeğin kollarına götürür.Gittiği kollarda şefkat yerine şiddet buldurur.Bazen de fuhuşa süluk ettirir.

Aşk denilen sahtekar bazen bir umuttur yanılgısı ile sahibinin yıllarını çalar. Gelecek kavuşacak umudu ile çürütüp mahveder. Kavuşmak buluşmak ümitleri ile yılları asırlara kalp ettirir.Zaman gelir bel bükülür saç beyazlar ömür biter ama ne gelen olur ne giden.

Aşk denilen sahtekara bu kadar telin lanet edip gerçek yüzünü ortaya dökmek yanlış değildir..Bu sahtekarın yıktığı yuvalar kırdığı kalpler mahvettiği hayatlar,çaldığı yıllar,çürüttüğü insanlar,öldürdüğü canlar,döktürdüğü gözyaşları,giriftar ettiği felaketler az değildir.Küçükten büyüğe kime dokunursanız bu sahtekardan dili yanmıştır.Kime sorsanız ondan çekmiştir.Bazen çocukluğunda bazen gençliğinde bazen olgunluk yaşında bazen de yaşlık zamanı çektirmiştir.Herkesi kırık dökük eden bu sahtekar aşk yüzünden gönlü kırıklar kalbi kırıklar ruhu kırıklar vicdanı kırıkların sayısı milyarları bulmaktadır.

Bu aşk denilen sahtekar yüzünden genç yaşında hatta çocukluk yaşında efkar dağıtmak adına sigaraya başlayanların alkole mübtela olanların uyuşturucuya düşenlerin elini kana bulayanların yuva yıkanların namusları parçalayanların sayısı küçümsenmeyecek kadar çoktur.

Bu aşk sahtekarı birbirini görmeden yaşamayacaklarını söyleyen,birbirleri için yaratıldığını düşünen birbiri için dünyaya geldiğini iddia edenleri bir zaman gelir birbirine düşman eder birbirine bir dakika görmeye tahammül etmeyecek hale getirir.

Aşk denilen sahtekar gerçek yüzünü gizleyip nice saf duyguları aldatıp karşı taraftakinin hislerin suistimal edip kandırıp onu yalana dolana entrikaya ve bataklığa sevk etmenin de adıdır. Kullanılıp kullanılıp yanılmışım seninle kalplerimiz ruhumuz bedenlerimiz fikirlerimiz uymaz diyerek arkasına bile bakmadan gitmek alçaklığıdır.

Bu sahtekarın öyle tatlılığı var ki gidip ana sınıfındaki çocuğa çocuksu bile olsa bulaşıyor. Gidip gençlik çağında ki aklı fikri toy istikbali daha belli olmayan eline ekmeğini almayan, hayatını kurtarmayan gençliğe bulaşıp onların fikrini çalıp onları aşka mahkum ediyor. Binlerce kızcağızın aşkın yalancı afsünlerine ve büyüsüne kapılıp sevdiğine kendisini teslim edip iğfal olup kirlenip iffetini edebini namusunu parçalayıp ortada kalmasına sebep oluyor. Evlileri ardına takıp lekelenmesine ve dışlanmasına zemin hazırlıyor.

Aşk denilen sahtekarı öven filmlere, şarkılara, sözlere,görsellere ve oyunlara aldanıp onların sözlerinin ardına takılıp aşk denilen zahirde masum ama iç yüzünde sahtekara aldananların akibetleri her zaman hayır olmuyor.Her aşk fırtınasına tutulanlar gül bahçelerine düşmüyor.Çoğu dikenli bülbül olmayan kargası olan gönül bahçelerine düşüyor.(1)Aşkın gözyaşlarında boğulanların,aşkın korları ile yananların,aşkın belası ile hapislere düşenlerin sayısı az değildir.Aşk yüzünden mağdur olanlar için kullanılan kavramlar az değildir. .(2)

Kötüleyip durduğunuz bu aşk bütün bütün hep sahtekar mı hiç mi iyi tarafı yok diyenlerin sayısı çoktur.Aşkların iyi yönleri ve tarafları: Allahın razı olduğu tarzda zamanda zeminde şartlarda ortamlarda inanç perspektifinde olunca güzeldir.Gözünü gerçeklere kapamadan ve aklını ve vicdanı yok saymadan,hislerine mağlup olmadan,insanların fikirleri danışarak yapıldığı zaman zararı olmaz. Doğru ve olması gereken kriterlerde olduğu zaman şirindir.Sevgi saygı hak hukuk hakkaniyet ölçüsünde olduğu zaman iyidir.Kalıcı ve ilahi akit ile mühürlendiği zaman güzeldir.Rabbine unutturmayacak ve onun sevgisi önüne geçmeyecek derecede olduğu zaman tatlıdır.Helal dairesinde hürmet merhamet ve saygı ve samimiyet iksiri ile olursa kalıcıdır.Aşk şehvetten ziyade tutkudan ve hevesten ziyade şefkat ile muhabbet ile sadakat ile olursa baki ve ebedi olur.Dünyada devam ettiği gibi cennete dahi devam edeceği için kutsidir.Vesselam.Tahkik.Org

Dipnot:

1-Yapılan bir araştırmada evlilerin çoğunluğu “Dünyaya bir daha gelsem şimdiki eşimle evlenmem” diyormuş)

2-Aşk mahkumu, aşk cinneti,aşk boşanması,aşk yalanı,aşk oyunu kavramları toplumda çoklukla kullanılıyor.


Konular