Hayatımızı kuşatan batıl ajanlardan birisi de hayatı mücadele ve çarpışma gösteren batı zihniyetli film ve dizilerdir.Amerikan film ve dizileri hep şiddet üzerine kuruludur.Çizgi filmleri ve oyunları şiddet içeriklidir.Onlara göre ayakta kalmak ve yaşamak için vuracaksın öldüreceksin.Bu mantık ile ülkeleri işgal ederler ve yakar yıkarlar..Bu zihniyetli milletler maalesef film ve dizilerindeki şiddet mantığını Müslüman toplumlara da enjekte ettiler.Film ve dizilerimize bakınca bu haleti ruhiyeyi görürsünüz.İçerisinde ölüm, cinayet ,şiddet ,entrika zina vb gibi ahlakı değerlere zıd sahnelerle doldu taştı..Ahlaki ve edebi filmlerin değerinin olmadığı sinemamızda şiddet yüklü filmler ise hep bir numara olmaya başladı..
Mesela insanların her hafta merakla beklediği ve bir hafta boyunca aklını ve fikrini o filmin ipoteğine verdiği kurtlar vadisi denilen dizide ölenlerin öldürülenlerin haddi var hesabı yok.Filmin kahramanları ve zalimleri için adam öldürmek sıradan bir şey.Bu dizinin silahla adalet dağıtan kahramanları toplum tarafından o kadar kabul görmüş ki, gençlik artık bu kahramanlarla kendini özdeşleştirmiş.O kahramanlar gibi hareket etmeye kendi kişilik ve karakterini o kahramanlara göre şekillendirmeye başlamış.Gençler Polat yada memati sendromu ile hareket etmeye başladıkları için okulun kralı ,mahallenin kralı,alemin kralı rolünü oynamaya başlamış.Bu sendrom neticesi ise toplum ve okullarda şiddet ve kavgalar artmaya başlamıştır.
Bu şiddet temayülü kalplerde o kadar tahrip yapmış ki, Aynı gün ve saatte bir kanalda Kur-anda kıssası geçen Hz Yusufun hikmet dolu filmi bırakılsa öteki kanalda ise kurtlar vadisi filmi oynasa insanların büyük çoğunluğu şiddet yüklü film olan kurtlar vadisini izleyip hayatı iffet ve hikmet dolu olan ve Allahın insanlar içerisinden peygamber olarak seçtiği Hz Yusuf’un hayatını hayatını anlatan izlemeyecektir. Her bölümde onlarca insanın toplamda ise 7 sene zarfında belki 10 bin insanın öldüğü kurtlar vadisinin şiddet yüklü filmi tercih edilip Hz Yusuf un hikmetli ve ahlak dolu filmi izlenmeyecektir. Böyle bir tercih psikolojisi toplumun geldiği noktayı göstermek açısından ibretliktir.
Evet toplum şiddeti tercih etse de insanın fıtratı şiddet üzeri değil hikmet şeccat ve iffet üzere yaratılmıştır. Peygamberlerin tarihine evliyaların hayatlarına bakılınca hepsinin güzel ahlaklarıyla insanları eğittiklerini cani ve katilleri hep islamın güzel ahlaklarıyla islah ettiklerini görürüz. İnsandaki cani huyların tezahürü olan kötü ahlakların kin adavet şiddet düşmanlık, kıskançlık, haset vb gibi hasletlerin hep kuran ve sünnetin nurani düsturlarıyla tedavi edildiğini görürüz. İslam mekteplerinde 125 milyon evliya dediğimiz insanların yani toplumda ahlakça en yüksek makamlara gelmiş insanların yetiştirildiğini görürüz. Ve bu insanların toplumdaki problemleri hep islamın nurani düsturları ve eğitimle çözdüğünü görürüz. Katillerin canilerin hırsızların vb gibi asayişi bozan insanların hep din ve sünnet ile islah edildiğini görürüz.
Ama maalesef şimdi ise yalancı Robin Hoodlar ve kahramanlar var olan problemlerin çözümü için şiddete başvurmaktadırlar. Problemleri doğru teşhis eterken teşhis edilen problemlerle yanlış tedavilerle çözmeye çalışarak iyice zarar veriyorlar. Eğer topluma faideli olmak istiyorlarsa ve reyting kaygısı taşımıyorlarsa ve vatanseverlerse şiddet ile değil güzel ahlak ile sorunları çözmeye çalışsınlar. Yaşadığı güzel ahlak ve getirdiği eserlerle çağa damgasını Bediüzzaman hazretlerinin yolunu takip etsinler. Görecekler ki o zat muhabbet fedaileri yetiştirmiş. Husumete vakit bırakmamış. Ve asayişi temin edip güzel ahlaklı bir toplumun yolunu açmış. Caniler ve katiller hırsızları getirdiği eserlerin hikmetleriyle islah etmiş ve etmeye devam ediyor.
Öyle her bölümde onlarca adam öldürerek toplumu temizleyemezler. Bu şekilde ki şiddet yöntemi ile öldürmek yöntemi ile kabadayıların, katillerin yetişmesine zemin hazırlarlar. Gençlik zaten kaynayan fokurdayan bir kazan gibi. Gençlik zaten akıldan ziyade hissiyatıyla hareket ediyor. Gençlik zaten Ahlaki bir terbiyeden uzak. Gençlik zaten yabancılaştırılma politikaları yüzünden kişilik sendromu yaşıyor. Bu tür dizelerde iyice gençliğin ekmeğine yağ sürüyor. Topluma hikmet yüklü diziler sunun şiddet yüklü diziler değil. Dizilerin silahlarla çözmeye çalıştığı problemleri Bediüzzaman Hazretleri ahlak ve hikmetle çözüldüğünü ispat etmiştir. Vesselam.22/12/2010