Namaz Şükreden Kul Olmaktır.

Cenabı hak kainattaki her şey insanın hizmetine vermiş,bütün mevcudat ona hizmetkar kılmıştır.Ona kaldıramayacağı vazifeler yüklememiştir.Güneşi ona soba ve lamba ,yıldızları ise birer gece lambası hükmüne geçirmiştir.Baharı ve yazı ona bir nimet sofrası yapıp,en güzel yiyeceklerle süslemiştir.Hayvanatı emrine verdirmiş etinden, sütünden, derisinden, gücünden faydalanacağı hale getirmiştir.Nebatatları, bitkileri ona yiyecek, şifa, giyecek suretine getirmiş hizmetkar kılmıştır..Bostanlara sebze,ağaçlara meyve hayvanlara süt, bal yumurta verdirip insanı nazlı, nazdar ve nazenin bir misafir gibi besleyip büyütmektedir..Görülüyor ki insanın emrine verdiği bu kadar hizmetkarın hiç birisi vazifesini ihmal etmiyor. Şu dünya hanı misafirhanesi her gün dolup boşalmaktan dolayı kirleniyor, batıyor, bulaşık hale geliyor.Kainatın sahibi şu dünyayı bir oda bir ev gibi temizletiyor.Rüzgarlara süpürtüp, yağmurlarla yıkattırıyor.Bir kir pas göze ilişmiyor.Bir senede meydana gelen kara sineklerin ölüleri toplanmayıp yerde kalsaydı yeryüzü bir metre kara sinek ölüleriyle kaplanırdı .Sadece bir kara sineğin bir yazda ölümü bu kadar dehşetli yeryüzünü kirletiyorsa acaba öteki sivrisineklerin,kuşların,denizdeki balıkların ve karada hayvanların ölüleri dünyayı nasıl yaşanmaz hale getirirdi, her yer cenazelerle dolup taşan dünya bir günde kokuşurdu.İnsan içinde bir saniye bile duramazdı,Ya başımızda üzerimizde ince hassas mizanlarla ölçülerle donatılmış yıldızların, gezegenlerin, ölüleri, peykleri ve parçacıkları kara deliklere atılıp yok edilmeseydi ve atmosfer tabakamız olmasaydı, dağlar kadar taşlar başımıza düşecekti.Eğer havadaki gaz oranları biraz fazla olsaydı yaşayamayacaktık.Ya güneş bizden ısı, ışık parası isteseydi.Ya hayvanlar bizden süt karşılığı para isteseydi.Bostanlar sebze, ağaçlar meyve vermeseydi.Arı bala para isteseydi.Yağmur para isteseydi.Halimiz nice olurdu.ya kendi kendimizi yönetmek kendi vücudumuzu yönetmek zahmeti bize verilseydi.hangi hücreye söz geçirecektik.yediğimiz yiyeceklerin vücudumuzun neresine lazım olduğunu ne kadar vitamine ihtiyacı olduğunu nasıl karar verecektik.Ama rabbimiz bütün bu yükleri zahmetleri bizden almış omuzumuza yüklememiş bize şükretmek için milyonlarca sebep yaratmış,

İnsan olarak dünyaya gelmemiz, Müslüman olara doğmamız en büyük bir nimettir. Nimete şükür edilmezse azalır şükür edilirse ziyadeleşir. Allah bizi bir kapıda köpek, bir ahırda inek, dağ başında bir ayı, çölde sürüngen bir yılan olarak da yaratabilirdi. Kapıda bir binek değil de şu dünya sarayına sultan yapmıştır. Güneşi ayı, yıldızları, hayvanları tüm hayat sahiplerini terbiye edip emrimize vermiş. Etrafımızdaki yatalak insanlara, sakat insanlara.,evsiz insanlara .aç insanlara ,bakmak şükür ister..Etrafımızdaki hayvanlara bakıp insan olmamız şükür ister.Etrafımızdaki sağır dilsiz kör insanlara bakınca sağlam olmamız şükür ister..Ülkemizdeki ve dünyada açlıkla boğuşan insanlara bakıp ,savaşlarda ölen masum insanlara bakıp şükür etmek lazım..Çocuğu olanların olmayanlara bakması şükür ister. Anası ve babası olanların olmayanlara bakarak şükretmesi gerekir..

Allahın bütün felekleri senin için yarattığım dediği,sevgili Habibim diyerek kıymetini ilan ettiği Peygamber Efendimiz bile bizler kadar rahat yaşayamamıştır.Günlerce aç kalmış, karnına taş bağlamıştır.Namaz kılarken müşrikler üzerine deve işkembesi koymuşlar,taife dini tebliğ etmeye gittiğinde taşlanması sonucu ayakları kanlar içinde kalmıştır. Uhud savaşında mübarek dişi kırılmıştır,yine de Allah demiştir.yine şükretmiştir.hasırların üzerinde yatmış mübarek vücuduna hasrın izi çıkmıştır.ömrü çileyle geçmiştir.ama yinede sabahlara kadar namaz kılmıştır.Böyle ibadet ettiği bir gün Hz Aişe kendisine ‘Ya Rasulallah Allah senin zaten geçmiş ve gelecek bütün günahlarını bağışlanmış,ama sen yine sabahlara kadar namaz kılıyorsun’ dediği zaman.Sevgili Zişan ’Ya Aişe Allaha Şükreden kul olmayayım m’ı diyerek Allaha layıkı ve hakkıyla kul olmanın en mühim yolunun ve şükrün en büyüğünün namaz olduğunu biliyor ve ümmetine bildiriyordu.O sevgiliden şükür dersini alan ve hayatına tatbik eden Hz Bilaller kızgın çöllerde kocaman kayalar vücudunun üzerine konduğu halde ,Sümeyye hatunlar kızgın çöllerde günlerce aç ve susuz bırakıldığı halde yine Allah ,yine elhamdülillah demişlerdir.ama bizler rahat döşeklerinizde bile şükredip elhamdülillah diyemiyoruz.Allahı hatırlamıyoruz.Allahın vermiş olduğu hayatı, nefsi,ömrü malı ve vücudu onun rızasına göre değil de kendi heva ve hevesimize göre kullanarak fani dünyaya sarf ediyoruz.böyle Müslümanlık ne dünyada nede ahirette insana fayda vermez

İşte şükrün en efdali ve makbulu olan namaz fiili , kavli ve lisanı şükür olması hasebiyle Halifeyi ruy-i zemin olmak vazifesinden gelen büyük ve külli şükür olduğu için, namazı terk etmek yada kılmamak kendi ve bütün mevcudatın hali ve kavli şükrünü kainat sultanına bütün mevcudat namına arz etmemek olduğu için,hem kendi şükürsüzlüğüne hem de mevcudatın şükürlerinin Allaha ulaştırılması vazifesini ihmal ve iskat edip ,nefse ve şeytana hizmet edip rabbine isyan olacağı için NAMAZSIZLIK EN BÜYÜK BİR İSYAN, NAMAZ İSE EN BÜYÜK ŞÜKÜRDÜR.

Çünkü Namazla insan direkt vasıtasız rabbin katına çıkar ve ona bütün canlıların hamd ve şükrünü ruyi zeminin halifesi namıyla sunar. Allahın böyle şerefli davetine lakayd kalmak akıl karı değildir..

Hem insanın kıldığı namazda, ağaçların, güneşin, hayvanların, dağların, nebatatın kısaca bütün canlı ve cansızların hissesi vardır.İnsan secdeye gidemeyen sadece kendi lisanı ile hamd eden bütün ağaçların,dağların ve taşların yerinede onların hamdlerini, şükürlerini onların yerine secdeye, ruküya giderek yapar.Bu vazifeyi ihmal eden namaz kılmayanlardan bütün canlı olsun cansız olsun kısaca ona hizmet eden her şey yarın yevmi mahşerde şikayetçi olacaklar ve belki Allahu alem diyecekler ki” Allahım biz bu insana hizmet ettik ama o kendisinin ve bizim şükrümüzü sana iletmedi,yapmadı” diye

Hem insan namaz ile şu dünyanın sıkıcı boğucu kasavetli elemli musibetli zulümatlı zindanından ruhunu bir pencere açarak kurtarıp,o cinnet ve zillet derecesinde,boğulmak derecesine gelen ruhuna namaz penceresinden nefes aldırıp kurtarır.Allaha sığınır.şu buhranlı hayatın ilacı olan namaz merhemini alıp kullanır.

Hem namaz cisme de ağır bir yük değildir insandan istenen 24 saatten bir saattir.oda insanın menfaatı iyiliği içindir.kabrine zulumatlı karanlığına karşı ışık,hesap gününün o dehşetli şiddetine ve buhranına karşı berat senedi, 500 bin senelik bir yol olan sıratı şimşek hızıyla,hayal suretiyle geçmek için bir buraktır.


Hem namaz kılanın diğer dünyevi işleri de ibadet hükmüne geçer semereli olur. namazsız insanların yaptıkları ise semeresiz karşılıksız kalır. çektikleri zahmet meşakkat bela ve musibetin mükafatı olmaz.semeresiz faidesiz bir hayat yaşar ve ölürler.


Hem namaz 70 senelik bir hayatta sadece 3 seneye tekabül eder.72 sene ekmek yiyen su için havayı tenefüs eden insan bunları yapmaktan usanmazda günde bir saatini alan namazdan usanması ne kadar divaneliktir.

Hem namaz kılmayan insanlar kılmadığı namazlarının kazasını cehennemde iade edeceklerdir.ister inanan isterse inanmayan olsun herkes kızgın saclar ,narlar üzerinde milyonlarca sene dünyada emredildiği halde kılmayıp tembellik ettikleri namazları kaza edecekler.

Hem namaz insana Allahı unutmaktan alıkoyar.günde beş kerede olsa Allahı insana hatırlatıp şükrettirir.insanın gaflete düşmesine mani olur.Onu alakadarlığı yüzünden keşmekeş olduğu perişaniyetini çektiği dünya metasından geçici de olsa ayırır.

Hem namazsız bir hayatta hayır yoktur.Namazsız bir adamın malı mülkü çoluk çocuğu onun için ancak bir fitne bir bela sebebi olur, bütün dünyayı Allah için tasadduk bile etse bir vakit namazın vereceği hayrı vermez.

Hem namaz zaruret gördüğümüz yeme içme uyuma vb gibi beşeri ihtiyaçlardan daha zaruri ve elzemdir.onların zaruretlerinden yüz binlerce daha zaruri ve gereklidir.cismanı gıdalar nasıl bedenin ihtiyaçlarını giderirse,namazda ruhun kalbin ihtiyaçlarını giderir.kalbe safi sevinçleri,ruha halis sürurları verdirir.Muhammed ŞAMİL


1 yorum

Nekadar sukretsem azdir!

Nekadar sukretsem azdir Musluman oldugum icin.dinim uzerine yasamaya calistigim icin,namaz kilmayi Rabbim nasip ettigi icin.bu nimetlerin farkinda olmayan nice insan var.alni bir kez secdeye gitmemis insanlar var malesef.Allah onlara hidayet nasip etsin.demekki Allah'i bilmek,onun istedigi gibi bir kul olmaya calismak hersey nasip isi su dunyada.insan nezaman olecegini bilmedigi halde neden erteler dinini yasamayi aklim almiyor.cevremdeki bazi insanlara namaz kilmalarini soyluyorum ve su cevabi aliyorum:henuz erken,40_45 yasina gelelim ozaman kilariz diyorlar.diyorumki:akilliyiz diye geciniyorsunuz birde. o yasa kadar yasayacaginiza dair elinizde belge mi var?uzuluyorum sahsen,okadar emin konusuyorlarki sanki cennetten mujde almislar.Allah hidayet versin.en zoru da insanin tek basina dinini yasamaya calismasi,cevreden destek gormemesi.insanin icine oturuyor gercekten.hayatini paylastigi insandan da destek gelmeyince bu yolda tek basiniza oldugunuzu daha cok hissediyorsunuz.Allah'imdan baska kimsem yok benim su hayatta.herseye ragmen ne kadar sukretsem azdir!musluman oldugum icin.secdelerle dost oldugum icin.selam ve dua ile..HERSEY ENINDE SONUNDA SESSIZDIR!BIR GUNUN KIRILGANLIGINDAN ARTA KALAN,MUTEELLIM BIR INSAN SESININ BIRAKTIGI AGLAMANIN KIRIGI SESSIZDIR!..

05.07.2008 - gurbetkizi

Konular