Zehirli Ok

İnsanları dinsizliğe ve ahlaksızlığa sevk etmek için geliştirilen sloganlardan biriside hayatı dolu dolu yaşayın sözüdür.Bu sözün gazına ve dolduruşuna gelen insanlar hayatı dolu dolu yaşamak uğrunda her şeylerini feda etmekle berabe büyük değerlerinden dahi vaçgeçmek derecesine gelmişlerdir.Sanki insan bu dünyaya sadece keyif sürmeye,hayatını yaşamaya,istediği gibi davranmaya gelmişler gibi bir mantık veren bu slogan ile insanların ahlaklarının içini boşalttıkları gibi ahlaksızlıkların dahi kapılarını açmışlardır.Bu sloganın ardına takılan gençlik iffet,haya,namus ve şeref gibi değerlerini flörte,aşka,zinaya,fede etmeye başlamış.Her çiçekten bal almak sevdasına düşme uğrunda binlerce namusları payimal etmeye başlamışlardır.Bu sloganın ardına düşen kadınlar haya perdelerini yırtmışlar,makenlik,artistlik,zenginlik sevdasına tutulmuşlar hayal ettikleri hayatı dolu dolu yaşamak için bir çok değerlerini rüşvet vermekten çekinmeyecek hale gelmişlerdir.Bu sloganların çekiciliğine kapılan milletler yeni yeni eğlenceler,uyutucu hevasatlar,fanteziler icat etme,yeni yeni oyunlar,bulma yarışına girmişlerdir.Sanayilerini ve sistemlerini eğlence kültürü üzerine kurmuşlar.Hayatını dolu dolu yaşamayı toplumda yaygınlaştırmak için ise kitaplar,dergiler ve sinemaları kullanarak hayatı dolu dolu yaşatma gayreti içerisine giren nesiller meydana getirmeyi amaçlamışlardır..

Dünyaya bir daha mı geleceksiniz. Hayatınızı yaşayın, iyiyin, için, gezin, tozun eğlenen, kurallara, sınırları, yasaklara ve korkulara takılıp kalmayın vb gibi sloganlarla ve telkinlerle ahlaksızlığa, başıboşluğa, serseriliğe, hak ve hukuku gözetmemeye, lezzetleri elde etmek için çalmaya, çırpmaya, gaspa, haksızlığa, zulme iterek adeta insanları din, islam ve ahlakın kaydından çıkarıp ahlaksızlığa ve dinsizliğe atmışlardır.

Evet insan rabbinin verdiği nimetleri yiyecek, güzel yerleri gezecek, tatlı sularını içecek, helal olan rızakları yiyecek, ama bunları yaparken rabbinin koyduğu helal, haram, necis, çirkin, mübah, güzel çirkin, sınırlarına, kurallarına ve yasaklarınada itaat edecektir. Eline ,gözüne,diline beline getirilen sınırlara riayet edecektir.Dünyaya lezzet almak için değil kulluğa, Allahın razılığını kazanıp onun vaat ettiği cenneti kazanmaya geldiğini bilecek, nimetleri şükür için yiyecek, hayvan gibi sualsiz, fikirsiz şükürsüz yemeyecek. Nimetlerle rabbi arasında itibat kuracak. Nimetleri onun hazinesinden bilecek. Onun rahmetinden bilecek

Yoksa içerisinde imanın, ibadetin, islamın ve kulluğun ve şükrün olmadığı bir hayat isyan ve daleaet ile dolu bir hayat olur. İçerisinde hamd, şükür ve duanın olmıdğı bir hayat nasıl dolu dolu yaşanabilir. Hakiki manasını ve anlamını yitiren bir hayat nasıl dolu dolu olabilir. İbadet ve kululk için verilen azaların, duyguların va cihazatları yanlış ve doğru olmayan yerde kullanmakla hayat nasıl dolu dolu yaşanmış oluyor. Kendisine ait olmayan emanetleri emanet sahibinin istemediği ve razı olmadığı yollarda kullanmakla mı hayat dolu dolu yaşanmış olur. Maddi şeylerle doymayan ve dolmayan ancak ibadetle doyan ve tatmin olan bir kalp ve bir ruh ibadetsizlikle aç bırakıldığı zaman o insan nasıl hayatı dolu dolu yaşayabilir. Ölümün keşif kolları olan hastalıkların kol gezdiği, ecel arslanın her an canı almak için beklediği bir hayat nasıl dolu dolu yaşanabilir.

İnsanların dolu dolu yaşayacakları tek yer cennettir. Dünyada yalancı cennette insan hayatı dolu dolu yaşayamaz. Ancak ibadetleri ve kulluğu olursa belki yaşayabilir. Yoksa hayatı dolu dolu yaşamak demek her yeri görmek, yer yemeği tatmak, her zevki tatmak, her istediğini elde etmek değildir. Çünkü bunların hepsi sınırlı ,fani ve zeval bulucudur. Hayatın lezzetlerini her dakika saniye acılaştıran ölüm, hastalık, bela, musibet ve ayrılık gelebilir. Allahtan, ibadetten, kulluktan gafil bir ömür dolu dolu bir yaşanmış olsa manen Allah katında kocaman bir hiçten ibarettir. Sonsuz azaba sebeb olduğu için bomboştur ve zarardır.

Hayatı dolu dolu yaşamak demek Allahın emrettiği ve sınırlarını çizdiği helal dairesinde Allahın razılığını kazanacak bir tarzda yaşamak demektir. Yoksa ehli dünyanın tarif ettiği ve gösterdiği gibi hayvani ve nefsanî bir tarzda yaşamak değildir. O yaşamı zaten en güzel şekilde yaşayan hayvanlardır. İnsanların onları taklit etmesi insanı hayvandan yüz derece aşağıya insallıktan çıkarır.Yürüyen iki ayaklı hayvanlar ordusuna iltihak ettirir.Hayatı dolu dolu yaşayacağım diye ahlakı,dini ve imanını boşaltırda farkına varmaz.29/07/2011-Vesselam.