Zehirli Ok

Ruhumun Penceresinden…







"- Benim için de dua et..." diyorsun. Etmesine ederim de; - “Kendisi nerede?” diye sorarsa; Ne diyeyim?.

************

“—İşimiz Allah’a kaldı”, diyorsun.

Ne güzel!..

İşin Allah’a kaldıysa gerisini merak etme!

O işi olmuş bil.



************



“Bazen uzaklaşmak gerekir, yakınlaşmak için.. “Bazen hatırlamak gerekir, hatırlanmak için.. “Bazen ağlamak gerekir, açılmak için.. “Bazen anmak gerekir, anılmak için.. “Bazen de susmak gerekir, duymak için..



************

Ey Sevgili! Bir geceliğine değiş tokuş etseydik yüreğimizi, Taşıyabilir miydin acaba;

Bendeki seni?..



************

Gel dedin;

Geldim işte Sevgili..! Sen dışında ne varsa kıyısız denizlere dökerek geldim… Dilimde dua ile, kefenimi vuslatına çeyiz bilerek geldim…

Geldim… Aşkın demgahında ateşleri ıslatmak için neyim varsa yok bilerek geldim… Geldim işte…



************

Hüzün ki en çok yakışandır âşıklara. Yandık, yakıldık; ama hüzünden yana asla yakınmadık. Ne de olsa biz mahzun bir Peygamberin ümmeti değil miyiz? Hüzün taze tutar aşk yarasını.

Yaramdan da hoşum,

Yârimden de.. ************

Biz Allah'tan gelene razı olursak,

Allah'ta bizden razı olur.

************

Ey Gönül !

Şimdi sorarım sana;

Hangi Aşk daha büyüktür? Anlatılarak dile düşen mi?

Anlatılmayıp yürek deşen mi?

************



Anladım ki, insanlar susanı korkak,

Görmezden geleni aptal,

Affetmeyi bileni çantada keklik sanıyorlar!

Oysa ki; Biz istediğimiz kadar onlar hayatımızdalar.

Göz yumduğumuz kadar dürüstler.

Ve sustuğumuz kadar insanlar!

************

Çok mu zor?

O vakit güzel bir şey söyle.

Dilin mi dönmüyor?

Güzel bir şey gör.

Veya, güzel bir şey yaz.

Beceremez misin?

Öyleyse güzel bir şeye başla, ama hep güzel olsun.

Çünkü "her insan, her an ölecek yaştadır," geç kalmayasın.

************

Sen ol da;

İster yâr ol,

İster yara…

Lütfun da başım üstüne,

Kahrın da…



Tebriz’li Şems