Sevilen Kulun Alameti

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Ehl-i sünnet âlimlerinin yolunda olan Müslümanlar genelde çok sıkıntı çekerler. Ancak çektikleri, Peygamberlerin ve âlimlerin çektiklerinin yanında çok azdır, deryada bir damla bile değildir.

Peygamber efendimiz, hiçbir peygamberin kendisi kadar sıkıntı, eziyet, acı çekmediğini bildirmiştir. Allahü teâlânın en sevdiği kulu böyle sıkıntı çekince, bizlerin ufak bir rahatsızlıktan dolayı isyan etmemiz, şikâyetçi olmamız uygun olur mu? Üstelik üzüntü, sıkıntı, dert, elem, keder, Allah’ın sevdiği kullarının boynuna attığı kementtir.

İnsan, hep başkalarıyla meşgul olup gaflete düşer. Allahü teâlâ, mümin kullarına dert ve bela vererek, bu gafletten uyandırır, onları başkalarına bırakmaz, sadece kendisiyle meşgul eder. Onlar da başka şeyle meşgul olmayıp dua eder, inler. Bu, Rabbimizin hoşuna gider.

-ı Hak, meleklere buyurur ki:

- Şu kötü kullarımı sevmiyorum. Onlar benim ismimi ağızlarına hiç almasınlar.

- Yâ Rabbi, peki biz bunlara ne yapalım ki, seni anmasınlar?

- Onlara çok para, çok sıhhat, çok neşe verin! Dünyaya dalıp, beni unutsunlar. Şu iyi kullarımı ise, çok seviyorum. Onlar beni hep ansınlar, hiç unutmasınlar.

- Yâ Rabbi, bunlara ne yapalım?

- Onlara dert, üzüntü, sıkıntı, hastalık verin! Böylece, her derde düştükçe dua ederler. Bu hâlleri hoşuma gider. Onları sever, günahlarını affederim. Onlar benim has kullarımdır.


3 yorum

s'a

bu yazı bana hiç yabancı gelmedi ama :)

02.05.2011 - Kaside-i Bürde

Allah razı olsun.Külkedisi

Allah razı olsun.Külkedisi arkadaşıma aynen katılıyorum.

28.04.2011 - elvira

COK GUZEL BI YAZI

COK GUZEL BI YAZI INSANA UMUT VERIYOR

18.04.2011 - kül kedisi

Konular