Allah rızası için okuyun kardeşlerim!... (NAMAZ MESELESİ = İMAN MESELESİ)

DİNİN DİREĞİ MÜMİN’ İN MİRACI NAMAZ

Es selamü aleyküm rahmetullahi ve berekatühü değerli mümin kardeşlerim

Sizlere arz etmek istediğim mühim bir iman meselesi var ki o da NAMAZ’dır...

Namaz kurbet’dir. Yani Allaha yaklaştıran ibadetlerin en mühimlerindendir.
Dil ile şehadetten ve kalp ile tasdikten sonra iman meselelerinde ikinci sırada gelir ve amellerin başındadır.

“Namazsız iman kafasız bir vücuda benzer.”

“Namaz dinin direği mümin’in miracıdır.”

Din çadırının direğini çekip alırsanız geriye enkazdan, harabeden başka birşey kalmaz...

Bugün müslümanım diye geçinen insanların ekserisi Allaha tam bir teslimiyet ile teslim olamamışlardır.

Misal olarak rızkını temin etmek ve ihtiyaçlarını temin edip hayatını idame ettirebilmek için çalışan insanları düşünelim; Günümüzde birçok farklı meslek grubundan birçok insan bulunmaktadır. Bunların bazısı kendi işyerinde çalışırken bir çoğu da başkalarının emri altında çalışmaktadır.

Evet değerli kardeşlerim eğer sorsanız hepsi müslümanız derler ama bugün müslümanım diyenlerin hangilerinin imanı muteberdir?!... İşine gelene inanıp işine gelmeyen itikat meselelerinde gevşeklik ve tembellik gösterirler hatta kimileri bunları yani Allahın emirlerini yapmadığı gibi birde pişkinlik yaparak bunları hafife alıp küfre düşmüşlerdir!

“İnandığın gibi yaşamazsan, yaşadığın gibi inanmaya başlarsın!...”

İnsanlar bu sözde olduğu gibi işine geldiği gibi inanıyorlar ve o eksik iman da onların ahiretini ve akibetini tehlikeye atıyor

(Ey Muhammed) seni din hususunda apaçık bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy, bilmeyenlerin keyiflerine, hevâ ve heveslerine uyanların yoluna uyma. (Casiye 18)


Adam normal zamanda belki 5 vakit namazını kılıyor ama iş yerine gittiği zaman ezan mı okundu vakit mi geçti düşünmüyor

Sebep?! Yok efendim başkasının emri, boyunduruğu altında çalışıyormuş da o patronunda üzerinde hakkı varmış çalışma saatlerinde namaz kılmasına müsade etmiyorlarmış da o da topluca kaza ediyormuş

Dükkan sahibi olanların hiç özrü, bahanesi de yok adam gelmiş diyor ki “Ee işte müşteri çokdu vakit dardı da namazı kaçırdım” Yahu be kardeşim sen ne kafasız adamsın ne müşterisi seni Allah huzuruna davet ediyor sen bıraksana müşteriyi ezana icabet etsene hadi camide kılamadın, müsait olamadın, yetişemedin de cemaat sevabından mahrum oldun onu anladık da namazını neden hepten terkedip zayi ediyorsun da kazaya bırakıyorsun...

Değerli mümin kardeşlerim asr-ı saadet dönemini kendimize örnek alalım düşünün ki o zaman bırakın sizin gibi işçi olmayı köle olan bile ibadet vakti geldiğinde üzerinde efendisinin o vakitte hakkı yoktur deniyor.

Neden mi? Çünkü Allah (Celle Şânuhü ve Celle Celâlühü) Malikül mülk’ tür ve yalnız senin değil herşeyin üzerinde bütün yaradılanların üzerinde asıl hak sahibi olan O’dur çünkü O yaradandır.

Bir kısım cahil de der ki “ama öyle diyorsun da çalışmak da ibadettir (farzdır)”
Yahu değerli kardeşim evet çalışmak da ibadettir ama şöyle bir düşün bakalım hangi iş senin asli olan farzı ibadetini terk etmene bahane olabilir ki? Ahirette Allah-ü Teala ve Tebareke hazretlerinin huzurunda utanmadan “çalışıyordum o yüzden namazı terk ettim” demen mazeret, özür sayılabilir mi bu seni kurtarır mı sandın? “Özrün kabahatinden büyük” demezler mi adama...

Bu milletin kafası çalışsa zaten patrondan korktuğu kadar Allah’tan korksa, kuldan çekindiği, utandığı kadar Allah’tan utansa, haya etse ibadetlerine, din-i mübin islam’ın nişanlarına tabir-i caiz ise dört elle sarılırdı ama bugün ahir zaman ümmeti olarak çoğumuz bunu idrak etmekten aciz durumdayız değerli kardeşlerim.

Bir insan Allahtan korkarsa Allah o kulunu aziz eder herşey ondan korkar, bir insanda Allahtan korkmazsa Allah o kulunu zelil eder o insan kendi gölgesi dahil herşeyden korkar...

Lafa gelince Allaha iman edip de sonra zora geldimi gevşeklik, tembellik yapanlar ahirette ne diyecek, nasıl kendilerini kurtaracak, hangi yüzle müdafa edecekler?!



Şimdi içinizden diyenler olacaktır “çalıştığın her yerdeki patron müslüman mı zannediyorsun nasıl anlatacaksın ona bunları” diye

Sana kim dedi orada çalış diye?

Ah be güzel kardeşlerim günümüzde müslüman geçinen adam daha münafık çıkıyor mü’min adam görünüyor hem kendi kılmıyor namazı hemde yanında çalışan işçisine mani oluyor onlar daha beter...

Yani işte bu adamlar ma’un suresinde geçen münafıklar öyle insanlar bunların yanında sana kim dedi çalış diye?

Şimdi bir köle bile ibadet saatleri dışında efendisinin emri altındayken siz hür insanlar olarak çalıştığınız işyerlerinde ibadetlerinizi yapmanıza engel olan nedir? Nefsiniz mi yoksa menfaat ve çıkarlarınız mı yoksa dünyalık sevdası mı?

İçinizden “sen iyi güzel diyorsun da senin dediğini bu devirde yapmaya kalkarsak bizim işimiz yaş, kimse bize iş vermez evde çoluk çocuk aç kalırız, perişan oluruz” diyenler olabilir.

Peki kafasız kardeşim senin rızkını patronun mu veriyor yoksa Er-Rezzak olan Allah (c.c.) mı veriyor? Madem Allahın rızkını verdiğine itikadın var o halde neden Allaha güvenemiyorsun?

Felemma eslema ve tellehu lil cebin [Saffat 103]
(ikisi de bu şekilde Allah'a teslim oldular)

Eslema = İslam [Teslimiyet = İslamiyet]


Neden ibrahim (a.s.) gibi teslim olamıyoruz? Zaten en büyük sorun da bu kardeşlerim biz Hz. İbrahim gibi Allaha teslim olamadık, inandık deyip içten içe güvenemiyoruz imanımıza şek ve şüphe karıştırıyoruz


Hz. Meryem, Zekeriya (a.s)'ın koruması ve gözetimi altındaydı. Hz. Meryem, Beytü'l-Makdis'te, dogu tarafta özel bir bölmeye yerleştirilmişti. Hz. Zekeriya (a.s.) Meryem validemizin yanına her gelişinde yanında çeşitli sebzeler meyveler bulurdu. Zekeriya (a.s), Meryem'in yanına geldikçe orada, rızkını ve yiyecegini hazir görürdü.

Eee peki bir düşünün Kur’an-ı Azimüşşan da bahsi geçen bu kıssa’da acaba ne demek istiyor sizce? Tabiki de Allah (c.c.) kendisine sıdk ile bel bağlayan gönülden iman etmiş samimi ve tam bir teslimiyete sahip velilerine, dostlarına kendi katından rızkını ayaklarına kadar gönderir, onları yedirir içirir.


Şimdi sorarım sizlere daha doğrusu “ bu zamanda senin dediğini yaparsak aç, açıkta kalırız” diyen gafillere soruyorum;

Bugüne kadar kim Allaha güvendi de aç açıkta kaldı?

Allah-ü Teala ve Tebareke hazretleri “Kulum ben seni yaratmadan evvel rızkını yarattım” buyuruyor.

Ama sen daha islamiyetin = teslimiyet olduğunu idrak etmekten aciz isen sana ne diyebilirim ki

Tesbih ederim canlıları yoktan var eden, sayılarını bilen ve hepsinin rızıklarını taksim ederek hiçbirini unutmayan Rabbimi...

“ Aman patron görür, müdür görür de işten atılırım maaştan olurum” diyorlar. Para için Allahın emrini yerine getirmiyorlar

Halbuki kafası çalışsa biraz kar ve zarar muhasebesi yapsa zaten iki günlük dünya hayatında o patronun verdiği maaş ile kıt kanaat geçiniyorsun o kadar az bir dünyalık için Allahın sonsuz hazinelerini cennet nimetlerini ve ebedi hayatı vaadettiği ahiret yurdunu reddediyorsun... şu fani dünya menfaatleri için ebedi saadet yurdu olan ahiretini, cenneti reddediyorsun ve Allahın emrine karşı geldiğinden cehennemi hakediyorsun!...

Sen cehennemde namaz kılmayanların azabını görseydin sana bütün dünyayı verseler bir vakit namazı terkedermiydin? Ama Alemlere rahmet olarak gönderilen Resulallah (s.a.v.) miraç gecesi cehennemde bulunanların durumunu gördüğü için bize bunu bir çok hadisinde bildiriyor

Erhamerrahimiyn (merhametlilerin en merhametlisi) olan Allah (c.c.) bize bunun cezasını ayetlerinde bildiriyor

Ey gaflet içerisinde yaşayan mümin kardeşim bir vakit namazı kılamadığın yerde kazancın da haram olur sen çoluk çocuğuna haram lokma yedirmiş olursun [Allah muhafaza etsin]

SAKIN UNUTMAYIN!
Özürsüz olarak kasden terk edilip kazaya bırakılan bir farz namazı için 80 sene cehennem azabı vardır!...


Bir vakit namazını kasden terketmek haramdır, kebair (büyük) günahlardandır.
Ama adam diyor ki yok efendim bukadar senelik sigortram var emekliliğimi yakamam falan
Bugün hangi hocanın sana gelip de akşam namazların hepsini topluca kaza edersin diye bir fetva vermeye cesareti vardır?!

Evet değerli kardeşlerim buda bize bir imtahandır. Bizlerden önceki ümmetlerle aynı hataya düşmeyelim, aklımızı başımıza devşirelim, kendimize gelelim.

Nefsini, canını cehenneme değil Allah yolunda nefsini cennete satanlardan olalım inşallah. (AMİN)

Mevla Teala “Kulum bana teslim olursan o zaman sana yardım edeceğim” buyuruyor. Ama nerede bizde o samimi iman ve teslimiyet...

Adam fakirlikten kıvranıyor ama akıl edip düşünerek dua ile Allahtan helal rızık isteyeceğine gidip milli piyangoya, iddiaya, at yarışına, kumara, faize ümit bağlıyor ve haram olan parayı kazanıp kestirmeden cehenneme bilet kazanacağını düşünmeden inşallah kazanırım diye haram para için dua edenler var!...


Rabbinin emrine teslim olan kul “Semi’na ve ata’na” (İşittik, kabul ettik, itaat ederiz) demeli okadar.
Bir kulun Rabbinin emrine karşı düşüneyim, kaşınayım deme hakkı ve lüksü yoktur!...

Rabbim cümlemizi islam şuuru ve bilinci içerisinde Allaha ve emirlerine samimi bir şekilde teslim olarak ihlasla ve huşu ile ibadet eden kullarından eylesin inşallah (AMİN)

Ben sadece aciz bir hatırlatıcıyım sözlerin tesiri Allah’tandır...
Hakkınızı helal edin, Allaha emanet olun değerli kardeşlerim

Yazan: Ahmet Payza


NAMAZI TERKETMEKLE İLGİLİ BAZI HADİS-İ ŞERİFLER

1. "Kıyamet gününde kulun en evvel sorguya çekileceği şey namazdır."
2. "Onlarla bizim aramızdaki fark, namazdır. Kim namazı terkederse inkara saplanır."
3. "Kim ikindi namazını geçiktirirse bütün ehl-i beytini ve malını kaybetmiş gibidir."
4. "Namaz, Din'in direğidir."
5. "Kim özrü bulunmadığı halde iki namazı bir vakte toplarsa, muhakkak büyük günahların kapısına yanaşmıştır.
6. "Kim kasden namazı terkederse, cehennem kapısı üzerinde (Buraya girecek olanlardan birisi de budur) diye ismi yazılır"
7. "Kıyamet günü yüzü ilk defa kararacak olanlar namazı terkedenlerdir. Cehennemde LEMLEM isimli bir vadi vardır. Orada her biri bir deve boynu kalınlığında yılanlar bulunur. Uzunluğu bir aylık mesafe olan bu yılanlar, namazı terkeden kimseleri sokarlar. Öyle ki o yılanın zehiri vücudunun içinde yetmiş sene kaynar, sonra etini pişirir."
8. "Kişi ile küfür ve şirk arasında namazı terk vardır."
9. "Emanete riayeti bulunmayanın imanı, temizliği olmayanın namazı, namazı olmayanın dini yoktur. Namazın dindeki yeri, başın ceseddeki yeri gibidir."
10. "Kim namazı kasten terkederse açıkca küfre girmiş olur."
11. "Kasden namazı terketme! Bir kimse namazı kasden terkederse, muhakkak Allah ve Resul'ünün hıfz ü himayesi o kimseden kalkmış olur."
12. Bana Cebrail A.S. geldi ve "Oku" dedi. Ben "Neyi okuyayım?" dedim.
O :
"Sonra arkalarından öyle kötü bir nesil geldi ki namazı bırkatılar, şehvetlerine uydular. İşte bunlar da azgınlıklarının cezasını uğrayacaklardır" mealindeki ayet-i celileyi oku" dedi.
Ben:
---Ey Cebrail! Benim ümmetimden de namazı zayi edenler olur mu? dedim.
O:
---Evet, ahir zamanda ümmetinden öyle insanlar gelecekki, namazı ihmal, vakitleri de te'hir edecekler, şehvetlerine tabi olacaklar. Onların paraları kendilerine namazdan değerli olacaktır" dedi
13. "Ya Eba Hüreyye! Ehl-i beytine namazı emret; Allahü Teala hiç ummadığı yerden sana rızkını gönderir" buyurdu.



1 yorum

Konu ile ilgili birkaç ayet daha...


"Ey insanlar! Haberiniz olsun ki, Allah'ın vaadi muhakkak haktır. Sakın bu dünya hayatı sizi aldatmasın, sakın o aldatıcı şeytan sizi, Allah hakkında da (O'nun affına güvendirerek) aldatmasın." [Fatır 5]

"Vay o namaz kılanların haline ki onlar namazlarından gafildirler." [Maun 4-5]

"Hem namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, rükû edenlerle (Allâh'ın huzûrunda eğilenlerle) birlikte siz de rükû edin." [Bakara 43]



Rabbim Namazlarımızı Tadil-i erkana riayet ederek, Kıraat'e ve Namazın rükunlarına önem vererek, hakkı ile namazı eda edenleren olmayı, namaz kılmayan varsa onlarada bir an evvel önce namazın önemini idrak ederek tevbe edip Allah (c.c.) yoluna dönmeyi bütün mümin'lere nasib eylesin (AMİN)

25.12.2008 - a.payza

Konular